20 Haziran 2007 Çarşamba

Ankara, Ankara Güzel Ankara.Seni Görmek İster Her Bahtı Kara...


GÖNÜL ÖKSÜZ BU GECE,

EFKARLIDIR HER HECE,

HASRETİ BİLE YÜCE,

ANKARA'YI ÖZLEDİM...

18 Haziran 2007 Pazartesi


YÜREĞİNDE BÜYÜTMEK...
Okulda birinci sınıf öğrencileri, bir aile fotoğrafı üzerinde tartışıyorlardı. Fotoğraftaki küçük çocuğun saç rengi, ailenin öteki bireylerinin saç renginden değişikti. Öğrencilerden biri, o küçük erkek çocuğunun belki de evlat edinilmiş olabileceğini söyledi.
Onun bu sözünü duyan küçük bir kız öğrenci, birden sesini yükseltti:
- Ben evlat edinme konusunda her şeyi bilirim, çünkü ben de evlatlığım!...
Sınıftaki bir başka öğrenci sordu:
- Madem biliyorsun bize de anlatsana, evlat edinilmek ne demektir?Küçük kız, kendinden emin bir biçimde bilgisini özetledi:
- Annenin karnında değil, yüreğinde büyümüşsün demektir.

16 Haziran 2007 Cumartesi

12 Haziran 2007 Salı


Çünkü... Biz Dostuz
Bir gün bunalırsan ve sıkıntını paylaşmak istersen beni ara...
İki elim kanda olsa gelirim, sıkıntını yok ederim...
Bir gün ağlayacak gibi olursan da ara beni...
Seni belki güldüremem ama, söz veriyorum,senle birlikte ağlayabilirim...
Bir gün uzaklara kaçmak istersen beni aramaktan çekinme...
Seni belki durduramam ama, senle birlikte koşabilirim...
Bir gün yüksek bir köprüden atlamaya kalkarsan da ara beni...
Senle birlikte atlayamam ama, aşağıda bekler, seni tutabilirim...
Bir gün herhangi bir konuda kararsız kalırsan ara beni...
Seni senden fazla düşünür sana fikirler verebilirim...
Bir gün kimseyi dinlememeye karar verirsen de ara beni...
Ağzımı açmayacağımı, soylemediklerini bile dinleyeceğimi bil...
Bir gün beni üzdüğünü düşünürsen de çekinme, yine ara beni...
Göreceksin, sana kıyamam, kızamam, üzemem seni...
Bir gün beni ararsan ve benden bir karşılık alamazsan...
Söz ver: O zaman sen ulaşmalısın bana..
Çünkü, o an bir meleğe ihtiyaç duyduğumu bilmelisin…

10 Haziran 2007 Pazar

Yorgunluğun İki Nedeni


Ünlü piyanist Arthur Rubinstein, konserlerinden birinde küçük bir kızın anı defterini imzalamakta tereddüt ediyordu. Piyanist ellerinin çok yorulmuş olduğunu ileri sürünce küçük kız hemen yanıt verdi:
"Ellerinizin ne kadar yorulduğunu biliyorum. Ama benim ellerimde en az sizinkiler kadar yorgun.
" Ünlü piyanist bu yanıtı alınca bir an durdu, küçük kızın ellerinin neden yorgun olduğunu merak etti ve
"Senin ellerin neden yorgun, küçük kız?" diye sordu. Küçük kızın bu soruya verdiği yanıt oldukça düşündürücüydü:
"Alkışlamaktan."

8 Haziran 2007 Cuma


BENİ BENSİZ BIRAK,

SENSİZ BIRAKMA...

7 Haziran 2007 Perşembe

NASİHAT


***Mümkün olduğunca susmayı yeğle ya da söylenmesi gerekli şeyleri söyle.
***Nadiren de olsa vaziyet icabı konuşman gereken durumlarda kesinlikle alelade konulardan bahsetme.Boş mevzulardan, yiyip içmekten söz açma.Bilhassa övgü, yergi ve karşılaştırmalardan uzak dur.
***Becerebilirsen dostlarının konuşmalarını edepli konulara kaydırmaya çalış.Eğer yabancılar arasındaysan gerekmedikçe hiç ağzını açma.
*** Uzun süreli sık kahkahalardan uzak dur.
***Zorunlu olmadıkça hiçbir şey için yemin etme.
*** Bedeni ve ruhi ihtiyaçlarını gerektiği kadar ve gerektiği şekilde karşılamayı dile.
*** Eğer biri; bir kimsenin seni yerdiğini, senin arkandan konuştuğunu söylerse iddia edilen şeyleri reddetmeye kalkma.Ona şöyle de;
Hakkımda bunları söyleyen kimse şüphesiz diğer kusurlarımdan habersiz.Eğer haberi olsaydı, yalnızca bunları söylemekle yetinmezdi.